Bilgisayar Alırken..

Bilgisayar Alırken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Bir çoğumuz teknolojik ürünleri satın alırken çok fazla araştırmayız. Çoğunlukla bunun için uygun zaman bulamayız. Bu yazımızda laptop alırken nelere dikkat edilmeli, hangi özellikleri önemsemeliyiz gibi konulara açıklık getireceğiz. Çünkü maliyetli bir araç olan kişisel notebook bilgisayarı ilk başta satın alırken belirli kriterleri göz önünde bulundurursanız, bilgisayarınızı 2 yıl hatta 3 yıl gibi daha uzun süre sizlere kullanma olanağı sunabilir. Çünkü yazılımlar bu anlamda donanımlara uygun üretilirler. Etkili özelliklere sahip bir bilgisayarla 6-7 yıl yeni üretilen yazılımlar da dahil bir çok yazılımı sorunsuz çalıştırabilirsiniz. Bu anlamda hem maddi açıdan kârlı bir alışveriş yapmış olursunuz, hem de her 2 yılda bir laptop özelliklerini araştırıp, zaman harcayıp, üstüne tekrar maliyetli bir alışveriş yapmak zorunda kalmazsınız. Şimdi laptop alırken nelere dikkat edilmeli sorusuna maddelerle cevap arıyalım:

İşlemci:

İşlemciler bilgisayar bileşenlerinin en pahalı parçalarıdır. Aslında ödediğiniz paranın birçok zaman 1/4 hatta 1/3′ ünü işlemciye ödersiniz. Notebooklar için de bu durum geçerlidir. Aslında işlemci seçiminiz tüm bileşen seçimlerinde olduğu gibi tamamen ihtiyacınızla doğru orantılıdır. Satın alacağınız bilgisayarda sadece internette gezinip, ofis programları kullanacak ve çok sayıda işlemi aynı anda yapmayacaksanız çok fazla ücret ödemenize gerek olmayabilir. Ancak bilişim branşında çalışıyorsanız ve işiniz yoğun işlem yapan programlarla ise en iyi seçimi yapmak zorundasınız. Günümüzde alt ve orta düzey notebooklarda i3 ve i5 işlemciler kullanılır. Daha üst donanımlar için çoğunlukla Intel i7 işlemciler kullanılır. Peki sadece intel mi? Tabiki hayır. AMD işlemcilerde tercih edilebilir. AMD fx ve AMD a10 modeller Intel i7 ile aynı sınıfta kabul edilebilir. Seçim tamamen sizin. Benim tercihimi soracak olursanız ben Intel derim. i7 işlemciler de aslında kendi içinde sınıflandırılabilirler. Bir örneğini verecek olursak “Intel® Core™ i7-2617M Processor (4M Cache, up to 2.60 GHz)” modeli 2011 yılında ilk üretilen i7 işlemci serisidir. Laptop üreticileri bu işlemciye 200-250 $ ‘ dan satın alabiliyorken, “Intel® Core™ i7-4940MX Processor Extreme Edition
(8M Cache, up to 4.00 GHz)” adını verdiğimiz 4.nesil 2014 yılının Ocak ayında piyasaya sürülen işlemciyi 1200 $ gibi bir fiyata mal edebilir. Halbuki siz sadece “Intel Core i7″ kelimesine göre arama yaparsanız farkında olmadan 2011′ de üretilen i7′ yi satın alabilirsiniz.


Peki bu versiyonlar arasında ne fark vardır? Cache Bellek dediğimiz hızı doğrudan etkileyen özellik, işlemci saat frekansı, ve en önemlisi çekirdek sayısı başlıca önemli farklarıdır. Ancak lafı çok uzatmadan bu bölümü geçelim. Çok detaya girersek alt ve orta düzey kullanıcıların sıkılacağını varsayarak, “Intel® Core™ i7-4700MQ Processor (6M Cache, up to 3.40 GHz)” gibi 350 $’ lık bir 6 MB cache’ e sahip olan işlemci sizin için uygun olabilir. Bunun gibi aslında çok seçenek vardır. Ama 2011′ de üretilen ilk i7 mobil işlemcili bir notebooku kesinlikle i7 işlemcili bir notebook olsun diye satın almayın. 4.nesil i3 2011′ de üretilen i7′ ye karşılık gelebilir. Bu durum ancak detay araştırmalar sonucunda anlaşılabilir. Aman dikkat…!



Ekran Çözünürlüğü ve Ekran Boyutu:

Öncelikle monitör ya da ekran adını verdiğimiz, bizi direk uygulamayla buluşturan bu donanımın özelliklerini iyi incelememiz gerekir. Bilgisayar başında çok zaman geçiren kişiler için diğer donanımların sağlığa doğrudan zararı olmadığını biliyoruz. Örneğin bir disk sürücüsü veya RAM Bellek sağlık açısından bizimle direk etkili değil. Ancak ekran öyle değildir. Gerçi günümüzde yeni teknoloji üretilen notebookların birçoğu bu anlamda iyiler. Yine de daha çok araştırma yaparak sağlık açısından daha iyi üretilmiş ekranları tercih edebilirsiniz. Ekranda en önemli olan şey çözünürlüktür. Orta sınıf ve alt sınıf laptoplar standart 1366*768 çözünürlüğünde üretilirler. Çok düşük bir değer olmasa da çok da yüksek olduğunu söylenemez. Gözleriniz hele benim gibi astigmat denen bulanıklığa doğru ilerliyorsa bence bu anlamda çözünürlüğün en az 1920 * 1080 değerinde olması gerekir. Bu çözünürlükte bir notebook sizi görüntü açısından uzun yıllar rahatsız etmeyecektir. Ayrıca grafik işleme, oyun gibi birçok uygulamalarda başınız ağrımayacaktır. Ekran boyutu olarak da 15.6 – 16 – 17 – 17.3 ve hatta 18.4 gibi farklı değerler mevcuttur. Ancak çoğunlukla 15.6 ekran kullanılır. Şahsen ben satın alacağınız notebooku eğer haftanın 1 günü taşıma ihtiyacı duyuyor, hatta çoğunlukla evde kullanıyorsanız, 17 inçlik bir ekran öneririm. Daha büyük bile olabilir. Çünkü oyun, film gibi etkinlikler bu anlamda daha etkili hale gelebilir. Ayrıca photoshop gibi bazı uygulamalarda yaptığınız grafik düzenlemelerini daha zevkli bir şekilde sürdürebilirsiniz. Ekran tipi olarak zaten günümüzde LED ekranlar kullanıldığından, farklı bir seçeneğe yönelmenize gerek yok. Tepkime süresi olarak da aralarında çok da bir fark bulunmadığı da bir gerçek. O yüzden bu iki özelliği çok da dikkate almanıza gerek yok.



Ayrıca şunu da belirtmeden geçmeyelim. Günümüzde dokunmatik ekranlara uyumlu işletim sistemleri hızla artıyor. Windows 8 ile başlayan ve 8.1 ve bundan sonra sürümlerde de devam edecek Metro Arayüzünü kullanan işletim sistemlerine uygun yazılımlar da hızla geliştiriliyor. Bu da dokunmatik monitörlerin üretiminin artmasına neden oluyor. Belki bundan sonra 3-4 yıl sonra tüm notebook ekranları dokunmatik özelliğine kavuşacak. Bu anlamda seçim yaparken, dokunmatik özellikte bir notebook almak mantıklı olabilir. Hele ki aradaki fiyat farkı 200-350 tl arasında bir düzeyde ise 2-3 yıl sonraki dokunmatik sistemlere göre tasarlanan yazılımları kullanamamak bu anlamda sizde pişmanlık duygusu uyandırabilir. Benim tavsiyem mutlaka bir dokunmatik özellikli notebook karşılaştırma listenizde olsun.

Grafik Kartı (Ekran Kartı):

Ekran kartları bir bilgisayardaki en önemli bileşenlerden biridir. İster masaüstü olsun, ister dizüstü bilgisayarlarda olsun, ekran kartınızın özelliklerinin yüksek standartlara sahip olması sizlerin işlerini hayli kolaylaştırır. Masaüstü bilgisayarlarda olduğu gibi notebooklarda da ekran kartları dahili ve harici olmak üzere 2′ ye ayrılır. Yine işlemcilerdeki gibi bu iki seçenekten birini ihtiyaçlarınıza paralel olarak seçersiniz. Eğer bir grafikerseniz zaten en önemli bilgisayar bileşeni ekranı kartınız olacaktır. Dahili ekran kartlarının performansları düşüktür. Harici ekran kartı dediğimiz kendi belleği bulunan ekran kartları da çok daha performanslıdır. Paylaşımlı ekran kartı dedikleri ekran kartları genelde Intel HD Graphics adını verdiğimiz tümleşik ekran kartlarıdır ve kendi bellekleri yok denecek kadar azdır. Bu anlamda bilgisayarın sistem belleğini kullanırlar, bu da bizim sisteme ayırdığımız belleğin azalmasına ve haliyle performansın düşmesine neden olur. Ancak yine de grafik işlemiyorsanız, oyun oynamıyorsanız Intel HD Graphics paylaşımlı ekran kartı size yetebilir. Harici ekran kartları ise kendi belleğine sahip ekran kartlarıdır. Sistem belleğini asla kullanmazlar, ve performans en üst seviyededir. Oyunlar, grafik programların vb. uygulamalarda ekran kartları yoğun bir şekilde kullanılırlar. Bu nedenle en az 2 GB belleğe sahip bir paylaşımsız ekran kartına sahip notebook almak en mantıklı olandır. Şu an için notebooklarda kullanılan en iyi ekran kartının bellek değeri bildiğim kadarıyla 4 GB. Ancak gelişmeler yıllar sonra neler getirir bilinmez.






RAM Bellek (Sistem Belleği)

Bellek bilgisayarda hız değeriyle doğrudan ilgili olan bir bileşendir. Bilgisayarlarda bellek değerinin düşük olması, bellek özelliklerinin etkili olmaması bilgisayarınızın yavaş açılmasına, programların yavaş açılmasına, yavaş kapanmasına, kısacası sizin bilgisayarın güç düğmesine basmaktan bıktıran nedenlerin başında gelir. Günümüzde RAM bellek teknolojisi DDR3 adını verdiğimiz gelişmiş bellek modüllerinin üretimiyle paraleldir. DDR3 bellekler 2133 MHZ’ e kadar üretiliyor. Ancak bu değer en yüksek değer ve notebookunuzun bunu destekleyen bir anakarta sahip olması gerekir. Bu anlamda maliyet de yüksek gelebilir. Ayrıca RAM Belleklerde kapasite de çok önemlidir. Günümüzde bir notebookta en az 2 GB bellek için kullanılıyor. 2 GB bellek yetersiz kalabilir. Standart olarak 4 GB bellek alt ve orta düzey uygulamalar için uygundur. En yüksek de 32 GB’ a kadar RAM bellek notebooklarda kullanılıyor. Tabi 32 GB’ lık bir belleğe sahip olan bir notebooka 10.000 TL gibi bir fiyat ödemeniz gerekiyor. Yine hatta biraz daha bekleyip 1-3 ay içerisinde piyasaya sürülecek olan DDR4 belleğe sahip olan notebook da alabirsiniz. Şahsen ben şu aşamada sırf bunun için emektar Toshiba ile aramı iyi tutmaya çalışıyorum ki beni 2-3 ay daha idare etsin.


Sabit Disk (SSD veya SSHD):

Sabit diskler verilerinizi depoladığınız, en önemlisi de işletim sisteminizin kurulu olduğu bilgisayar bileşenleridir. Sabit disk aslında bilgisayarlar için hız kavramının en yeteneksiz bileşenleri diyebiliriz. Çoğunlukla sistemin yavaş açılması, programların yavaş işlem sürdürmesi, takılmalar, geçikmeler sabit disklerden kaynaklanır. Zaten bileşenler arasındaki hız sıralamasında sabit disk en sondadır. İşlemci bu hız sıralamasında başı çekerken, RAM Bellek sabit disk ve işlemci arasında köprü görevi görür, hızlı bileşenle yavaş bileşen arasında dengeyi sağlamaya çalışır.
Ancak diskler son günlerde önemli gelişmele
r kaydetti. Normalde harddiskler donanımsal olarak içerisinde çelik dönen diskler barındırırlar. Bu anlamda yavaştırlar. Dönüş hızları RAM ve İşlemciye göre hayli geride kalır. Ne kadar hızlı dönerse dönsün 10000 RPM dediğimiz dakikadaki dönüş hızı 10bini geçemezler. Standardı 7200 rpm’ dir. Ancak SSD dediğimiz teknoloji çelik diskleri geride bırakmıştır. Bu SSD adını verdiğimiz donanımlarda dönen çelik diskler yoktur. Onlar flash disklerdeki gibi entegre yapısından oluşurlar ve normal çelik disklere göre bir hayli hızlıdırlar. Ancak maliyet olarak bakıldığında oldukça pahalıdırlar. İşte bu nedenle hem dönen disklerden hem de SSD disklerden oluşuna hibrit diskler üretilmiştir. Bunlara da SSHD adı verilir. Bu diskler normal dönen çelik disklere göre 5-8 kat arası daha hızlıdırlar. Çok sık yoğun kullandığınız veriler SSD de depolanırken, durağan verileriniz çelik diskler üzerinde depolanırlar.


Bu Özelliklere dikkat edilerek bilgisayar alındığı taktirde en yüksek performansa sahip bilgisayarı almış oluruz.

Yorum Gönder